ATATÜRKÇÜLÜĞÜN NİTELİKLERİ
Atatürkçülük, Türk
milletinin ihtiyaçlarından doğan, toplum hayatına yön veren gerçekçi
ve millî bir sistemdir. İlerlemeye ve yenileşmeye açıktır. Atatürkçülük,
çağdaş uygarlık seviyesine ulaşmadır. Atatürkçülük, Türk toplumuna
uygun sosyal ve siyasî kurumlar kurarak modern toplum olma demektir.
Atatürkçülüğün temelinde millî kültür vardır. Millî
kültür, millî bir dünya görüşü olmasına rağmen evrensel özellikler
de taşır. Atatürk'ün yapmış olduğu kurtuluş mücadelesi mazlum milletlerin
kurtuluş ümidi olmuştur. Atatürkçülük, hiçbir milleti sömürmeyi
ve bağımsızlığını ortadan kaldırmayı amaçlamamıştır. Tüm insanlığın
barış ve huzur içinde yaşamasını hedeflemiştir. Atatürk'ün başlattığı
bağımsızlık mücadelesi ile birlikte diğer sömürge milletler de Atatürk'ün
önderliğinde verilen Türk bağımsızlık savaşını örnek almışlardır.
Atatürkçülüğü oluşturan ilkeler, birbirini tamamlayan
bütünün parçaları gibidir. Cumhuriyetçilik, milliyetçilik, ve halkçılık
birbirinden ayrı düşünülemez. Cumhuriyetçilik ilkesi, Atatürk'ün
devlet anlayışının temellerinden birini oluşturan millî egemenlik
ilkesinin doğal bir sonucudur. Atatürk milliyetçiliği, hürriyet
ve insan şahsiyetine değer veren eşitlik fikrine dayanır. Halkçılık
ise milliyetçilik fikrinin bir sonucu olarak bütün fertlerin eşit
hak, yetki ve sorumluluklara sahip olmasını öngörür. Ayrı ayrı ele
alınırlarsa tam olarak anlaşılmazlar. Lâiklik, modern toplum düzeninin
oluşmasını sağlayan en önemli ilkedir. İnkılâpçılık bunların toplumda
yaygınlaştırılıp kökleşmesini sağlar.
Çağdaş medeniyet düzeyine ulaşmayı amaçlayan Atatürkçü
Düşünce Sistemi, akılcı ve bilimcidir. Ülke bütünlüğünün korunması
için millî birlik ve beraberliğe önem verir. İnsan hak ve hürriyetlerine
saygılıdır. Atatürk'ün "her ilerlemenin ve kurtuluşun anası
hürriyettir" sözü bunu çok güzel açıklar. Dünyadaki milletlerin
mutluluğu birbirlerinin haklarına saygılı olmaları ile mümkündür.
Dünya barışı ancak bu şekilde korunur.

|